Covid-19 Salgınının Kira Sözleşmesine Etkisi

By İstanbul Hukuk Bürosu In İş hukuku No comments

Covid-19 salgınının kira sözleşmesi açısından önemli bir sebep olup olmayacağını ve bu hususta kira sözleşmesinden meydana gelen yükümlülüklerin ne kadar devam edip etmeyeceğine dair konular konuşulmakta olup bu durum birçok ülkede sadece öğretideki tartışma ile sınırlı kalmayıp yargıya intikal etmiş vaziyettedir. Bunun yanı sıra Türk hukukçular ile salgının en çok kira ve iş sözleşmesi hakkında hukuki sonuç için çok daha fazla fikir ayrılıklarının ortaya çıktığını belirtmek gerekir.

Tartışmanın en başında ise bozulmakta olan menfaat dengesinin yeniden kurulmasında veya akdi ilişkinin tasfiye edileceği durumda hangi hukuki kuruma aşırı ifa güçlüğü, ayıp, temerrüt ve ifa imkânsızlığı gibi durumların başvurulacağı belirtilir. Pek çok sözleşmede, tecrübe edinilen salgının hukuki sonuçlarına göre hükümler de yer alır.

Covid-19 Salgını Mücbir Sebep Yaratır mı?

Günümüzde güncel gelişmeler kapsamında toplumun oldukça büyük bir kısmını ilgilendiren kira sözleşmesinin Covid-19 salgınından nasıl bu kadar çok etkileneceği konusu akıllara mücbir sebep halini getirebiliyor. Gerçekten sözleşmenin kurulduğu sıradaki zamanlarda salgın nedeniyle ortaya çıkan bir takım değişiklikler ve borçlu kişiden beklenmeyecek ölçüde güçlenmesine sebep olabilir.

Böyle bir durumda ise sözleşmeye bağlanan ilkenin sert bir şekilde uygulanması sözleşme adaletiyle bağlı olmayabilir. Böyle bir durum mücbir sebep durumunun incelenmesini zorunlu hale getirir.

Konut Kiraları Bakımından

Konut kiraları açısından Covid -19’un ifa tarafından imkânsızlığı veya çok daha fazla ifa güçlüğüne sebep olma durumu görece olanak durumunda görülmez. Böyle bir yüzünden kişi Covid-19 tedbiri nedeniyle işveren tarafından zorunlu olacak şekilde ücretsiz izne çıkarılıyorsa veya işveren kişi salgından dolayı zora düşen ekonomik ortam kapsamında işçiyi işinden çıkarma yoluna başvurmuş ise, konut kişinin her türlü yaşamını sürdürmek üzere kiralamış bir alan olarak sayılır.

Bu yüzden kira sözleşmesinde yer alan önemli konuların mücbir sebep durumu öne sürülerek ifasından kaçılması hukuk tarafından mümkün sayılmaz. Aynı zamanda sadece kiracı açısından değil kiraya veren kişi tarafından da kiralanan taşınması hazır olan borcuna ilişkin olacak şekilde mücbir sebep hükümlerine başvurmak mümkün olmaz.